TÜRK DEVRİMİNİN IŞIKLI YOLU

TÜRK DEVRİMİNİN IŞIKLI YOLU

Zeki Sarıhan

Paris’te Müslümanlık adına hareket eden fanatiklerin bir mizah dergisinin çalışanlarına karşı işledikleri toplu cinayetin elbette kökleri tarihin derinliklerine inen nedenleri var.

Özetle ifade etmek gerekirse bu eylem, Batı karşısında yüz yıllardır ezilen, horlanan, kendisini aşağılanmış hisseden Doğulu bazı unsurların bir öç alma hareketidir. Fakat sonuçta hem sonuçsuz kalmaya mahkûmdur, hem de hatta Doğu halklarının aleyhine sonuçlar verecektir. Bu bir intihar hareketidir. Her intihar eyleminde olduğu gibi çaresizlik karşısında kendini feda etmektir. Onlara acımak gerekir.

CEHALETİN YARATTIĞI KÖR FANATİZM

El Kaide örgütüyle bağlantılı iki kardeşin giriştiği bu hareketi anti-emperyalist bir mücadele saymak doğru değildir. Çünkü bu ve benzeri örgütler, şiddeti yalnız Batılı insanlara ve kurumlara karşı değil, kendilerinden farklı inanışları olan millettaşlarına karşı da gösteriyorlar. En son olarak Suriye ve Irak’ta IŞİD’in hareketinde gördüğümüz gibi cehaletin yarattığı kör bir fanatizmle hareket eden, kendi inanç topluluğundan başka her dini, mezhebi, tarikatı, milleti düşman ilan eden bu anlayışın insanlığın geleceğinde hiçbir geleceği yoktur.

Eylemi yapanların Arap oluşuna ve hareketin Fransız mizahçılara yönelmesine bakarak bunun bir mazlumlar hareketi olduğuna hükmetmek, hiç değilse bu bakımdan bir parça olsun anlayışla karşılanmasını önermek son derece yanlıştır.  Bu cinayetler, Avrupa’da zaten bazı kesimlerin zihnine yerleşmiş olan İslam karşıtı duyguları körüklemekten başka bir işe yaramaz. Hıristiyanlar içindeki ırkçılıkla Müslümanlar arasındaki din fanatizmi birbirlerini besleyen iki hastalıklı tutumdur.

Doğunun kurtuluşu, içinde bulundukları geri kalmışlıktan kurtulmak için akılcı planlamalar yapmaktan geçer. Bunun için kendi ekonomik kaynaklarına sahip çıkmak, üretici ekonomilerini kurmak, kendi toplumları içinde adil paylaşımı sağlamak ve bütün bu ekonomik önlemlere dayanarak aydınlanma devrimini daha fazla geciktirmeden başarmaktır. En az dört yüzyıldır maddi zenginlikler, bilim ve teknoloji Batılıların elindedir. Fakat Müslümanların yaşadığı bölge de yer altı ve yer üstü zenginlikleriyle doludur. Üstelik bu halklar, binlerce yıl önce parlak uygarlıklar kurmuş halkların varisleri olduklarını fark etmelidirler.

Tek çare, maddi ve kültürel kalkınmadır. Ortadoğu halkları, çuvaldızı Avrupalılara batırmadan önce iğneyi kendilerine batırmalıdır. Ne halde olduklarını, niçin bu duruma düştüklerini ve sürekli terör üreten bu toplumsal yapıyı çağdaşlaştırmak için ne yapmak gerektiğini düşünmelidirler.

TÜRKLERİN ÖNCÜ ROLÜ

İki yüzyıla yaklaşan Türk Devrim tarihi, bu konuda yol göstericidir.

Tanzimat döneminin ünlü şairlerinden ve devlet adamlarından, 1876 tarihli ilk Osmanlı Anayasası’nın hazırlayıcılarından, Yeni Osmanlar Cemiyeti’nin üyelerinden Ziya Paşa (1825–1880) bir şiirinde şöyle diyordu:

“Diyarı küfrü gezdim, beldeler kâşâneler gördüm

Dolaştım mülkü İslam’ı bütün viraneler gördüm

Bulundum ben dahi Darüşşifa-yı Babıâli’de

Felatunu beğenmez anda çok divaneler gördüm.”

 (Avrupa’yı gezdim, kentler, kâşâneler gördüm, İslam ülkelerini gezdim bütün viraneler gördüm. İstanbul’un tımarhanelerinde de bulundum. Orada Eflatunu beğenmeyen nice deliler gördüm.)

Şu beytin de ona ait olduğunu belirtelim (zamanıdır)

“Milyonla çalan mesnedi izzette serefraz

Birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir.”

 (Milyonla çalanlar yüksek ve şerefli mevkilerde baş dik, alnı açık olarak bulunur; birkaç kuruş çalan hırsız ise kürek cezasına çarptırılır.)

İlk Türk devrimcileri sayılması gereken Yeni Osmanlılar, Doğunun kurtuluşu için özgürlük ve demokrasi ve aydınlanmayı tek çare olarak görüyorlardı. Bugünkü Türkler için bu ışıklı yolu izleyip güçlendirmekten başka çare olmadığı gibi bu tutum bütün İslam Dünyası ve Doğulular için de kılavuz olmalıdır.

Ne yazık ki, günümüzde Türkleri yönetenler de dayattıkları eğitim politikalarıyla bu yoldan sapmış bulunuyorlar. Yürürlüğe koydukları her kültür projesi aydınlanmaya atılmış birer bombadan farksızdır. (11 Ocak 2015)

About akarslan

İngilizce Öğretmeni, Yazar (Akarslan's Affixionary; Türkçe Konuşanlar için İngilizce Kelimelerin Söyleniş Kuralları, A1den C2 ye herkes için okuma parçaları), YouTube: AkarslanAkademi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.