ingilizce deyimler idioms

resimlerle ingilizce deyimler 1-8/idioms in english with pictures türkçe açıklamalı anlatım

Bu video serimizde ingilizce deyimleri önce birebir anlamıyla sonra deyimsel anlamıyla açıklıyorum. Resimler ingilizce orijinal anlamlarla beraber anlamını da karşılayacak şekilde hazırlandı sizin için. Bu seride çok güzel deyimler öğreneceksiniz. İyi seyirler.

In this video series, I try to explain some English idioms first literally and then with their idiomatic meaning. The pictures have been prepared for you in a way that will meet the meaning along with the original meanings in English. You will learn very nice idioms in this series. Enjoy watching.

İlk videoda hangi deyimler var:

keep in the dark: birini bilgisiz, habersiz bırakmak

crack of dawn: sabahın körü

over the moon: sevinçten havalara uçmuş

let one’s hair down: rahatlamak/eğlenmek

round-the-clock: 7/24, gün boyu

an old flame: eski aşk

come down to earth with a dump: ayakları yere basar hale gelmek, hayal dünyasından uyanmak

catch one’s eye: dikkatini çekmek

Deyim sayısı 16’ya çıktı. Video serimizin bu ikinci videosunda ingilizce deyimleri önce birebir anlamıyla sonra deyimsel anlamıyla açıklamaya devam ediyorum. Sayıyı 16’ya çıkarmış bulunuyorum ancak devamı gelecek. Resimler ingilizce orijinal anlamlarla beraber anlamını da karşılayacak şekilde hazırlandı sizin için. Bu seride çok güzel deyimler öğreneceksiniz. İyi seyirler.

İkinci videodaki deyimler:

9. tighten your belt: kemerleri sıkmak, tasarrufa gitmek

10. live on a shoestring: az parayla/kıt kanaat geçinmek

11. bear fruit: meyvesini vermek, sonuç vermek

12. play with fire: ateşle oynamak deyimi

13. bury the hatchet: barışmak (baltaları gömmek)

14. tie the knot: evlenmek

15. head over heels in love: tepeden tırnağa aşık, sırılsıklam aşık

16. kick the bucket: ölmek, nalları dikmek.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.